PARKLARDA 400 BİN ÇİÇEK AÇTI
PARKLARDA 400 BİN ÇİÇEK AÇTI
Koronavirüs salgınına karşı tedbirlerini sürdüren Kdz. Ereğli Belediyesi, diğer bir taraftan da kenti güzelleştirmek için çalışmalarına devam ediyor. Temizlik İşleri Müdürlüğü Park ve Bahçeler Birimi, 400 bin kış mevsimi çiçeğini toprakla buluşturdu.
Kdz. Ereğli kış çiçeklerine kavuştu. Kdz. Ereğli Belediyesi ekipleri, kış mevsimine uygun 400 bin fideyi parklara, yeşil alanlara dikti.
Koronavirüs salgınıyla mücadelenin sürdüğü dönemde, Belediye Temizlik İşleri Müdürlüğü Park ve Bahçeler Birimi de kenti güzelleştirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Belediyenin kendi serasında üretilen 300 bin fide ile temin edilen 100 bin çiçek yeşil alanlara, sahil bandına, refüjlere, park alanlarına dikildi. Hercai menekşe, çuha, nergis, şeker tabağı ve koyun gözü gibi çiçeklerin fideleri, soğanları toprakla buluştu; zamanı gelenler açmaya başladı. Şehir rengarenk bir görüntüye büründü.
Ekipler, Yeşiltepe cevizler kavşağı, Devrek yol ayrımı kavşağı ve Kışla kavşağında çevre düzenleme ve çiçek dikimi çalışmalarına devam ediyor.
BELEDİYE, ÇARŞI MERKEZİNE ÖDEME NOKTASI AÇTI
BELEDİYE, ÇARŞI MERKEZİNE ÖDEME NOKTASI AÇTI
Kdz. Ereğli Belediyesi’nden vatandaşlara ödeme kolaylığı... Pandemi koşulları dikkate alınarak çarşı merkezindeki bankamatikler bölgesinde ödeme noktası oluşturuldu. Vatandaşlar eskiden olduğu gibi belediye binasındaki veznelere ödemelerini yapabilecekleri gibi, belediyeye gelmeden yeni açılan vezneye de emlak, çevre temizlik, su gibi tüm ödemelerini yapabilecekler.
Kdz. Ereğli Belediyesi, vatandaşların daha kolay ödeme yapabilmeleri için çarşı merkezindeki bankamatikler bölgesine ödeme noktası açtı.
Belediye Başkan Yardımcısı Selma Açıkgöz, yeni açılan veznenin hizmet vermeye başladığını belirterek, “Başkanımız Halil Posbıyık’ın talimatlarıyla pandemi koşullarını dikkate alarak kentimizin en işlek noktası olan eski terminal bölgesi bankamatikler alanına ödeme noktası açtık. Vatandaşlarımız, belediye binasına gelmeden de emlak, su, çevre temizlik ve diğer tüm ödemelerini açılan bu vezneye yapabilirler” dedi.
Böylece vatandaşlar belediye binasının yanı sıra ikinci bir ödeme noktasında da ödemelerini yapabilecekler. Pandemi döneminde kalabalıkların ve kuyrukların oluşmasının da önüne geçilmiş olacak.
AK PARTİ, DOĞAYA CAN VERDİ
AK PARTİ, DOĞAYA CAN VERDİ
AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Teşkilatı, ilçeye bağlı Bayat Köyü sapağında fidan dikimi etkinliği gerçekleştirdi.
AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Saffet Bozkurt, Yönetim Kurulu Üyeleri, Kadın Kolları, Gençlik Kolları, Kdz. Ereğli Orman İşletme Müdür Yardımcısı Mefar Erhan Çubukçu ve Kdz. Ereğli Orman İşletmesi Merkez Şefi Ömer Doğan ile birlikte; Bayat Köyü sapağındaki Ereğli Orman İşletme Müdürlüğü’ne ait arazide fidan dikimi etkinliği gerçekleştirdi. Etkinliğe katılan partililer, dikimin ardından fidanlara can suyu verdi.
Düzenlenen etkinlik ile ilgili bilgi veren AK Parti Kdz. Ereğli İlçe Başkanı Saffet Bozkurt; her yıl Türkiye’de meydana gelen heyelanlar, erozyonlar ve yangınlar neticesinde birçok ağacın kaybedildiğini ifade ederek, bu nedenle teşkilat mensupları ile birlikte fidan diktiklerini söyledi.
Bozkurt; bugün dikilen fidanların, toplumun bu konuda duyarlı olması anlamında bir mesaj olduğunu vurgulayarak şunları söyledi:
“Türkiye’mizde, bölgemizde; heyelanlar, erozyonlar ve yangınlar neticesinde birçok ağacı kaybediyoruz. Bu da doğal olarak hayvanların, biyolojik ortamın ortadan kalkmasına sebep oluyor. Bundan toplum olarak büyük zarar görüyoruz. Biz bu konuda farkındalık yaratmak amacıyla ne yapabiliriz düşüncesiyle hareket ettik ve Ereğli’de teşkilatımız adına fidanlık oluşturma anlamında Kdz. Ereğli Orman İşletme Müdürlüğü ile bağlantıya geçtik. Orman İşletme Müdürlüğünün yetkilileri sağ olsunlar, dikim alanını olarak bize burayı gösterdiler. Bugün de teşkilat mensuplarımızla birlikte geldik, fidanlarımızı diktik. İnşallah Ereğli’de güzel bir hizmette bulunmuş olacağız. Bugün diktiğimiz fidanlar, toplumumuzun bu konuda duyarlı olması anlamında bir mesajdır. Bu mesajın Ereğli insanımız tarafından, bölgemiz tarafından, Türkiye’miz tarafından algılanacağını düşünüyorum. İnşallah bu işlem hayırlara vesile olur.”
Sesli tahliye edildi...
Sesli tahliye edildi...
Zonguldak’ın Ereğli ilçesi önceki dönem belediye başkanlarından Murat Sesli tahliye edildi. Sesli’nin yaklaşık 3 saat önce tahliye yazısının yazıldığı ve cezaevinden çıkış işlemlerinin gerçekleştiği öğrenildi.
Ereğli önceki dönem belediye başkanlarından ve bir süredir cezaevinde olan Murat sesli, çıkarıldığı mahkemece tahliye edildi. Yaklaşık 3 saat önce tahliye yazsısının yazıldığı öğrenilen Murat Sesli’nin tahliye işlemlerinin yapıldığı öğrenildi. Cezaevi çıkışı sonrasında İlçeye gelecek olan Murat sesli için PANDEMİ salgınından dolayı karşılama yapılmayacağı öğrenildi. Murat Sesli’nin gece yarısı Ereğli’ ye gelmesi ile birlikte evine geçeceği ve 14 gün karantina sürecinde kalacağı öğrenildi.
İyi partiden mesaj
İyi partiden Mesaj
Cumhuriyetimizin kurucusu Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk, ülkemizi hem düşman işgalinden kurtarmış hem de bizlere çağdaş, demokratik, laik ve eşitlikçi bir ülke bırakmak için uğraşmıştır.
"Bir toplum, cinslerden yalnız birinin yüzyılımızın gerektirdiklerini elde etmesiyle yetinirse, o toplum yarı yarıya zayıflamış olur. Bizim toplumumuzun uğradığı başarısızlıkların sebebi, kadınlarımıza karşı ihmal ve kusurdur." sözünü yapmış olduğu tüm çalışmalarında düstur edinen Atatürk; kadınların her zaman her konuda daha ileride olabilmesi için çaba sarf etmiştir.
Cumhuriyet 'in ilk yıllarında Atatürk'ün göstermiş olduğu bu çabaya karşın, günümüzde kadınlarla ilgili yanlış yürütülen politikalarla toplumsal cinsiyet eşitsizliği belirgin hale gelmiştir.
Bunun sonucunda kadına yönelik şiddet vakaları artmış, hatta önlenemez bir hal almıştır. Öyle ki ülkemizde her gün en az bir kadın, erkek şiddeti sebebiyle hayatını kaybetmektedir.
2020 yılının ilk 10 ayında 246 kadın öldürülürken, 151 şüpheli kadın ölümü gerçekleşmiş; 2019 yılında ise 474 kadın öldürülmüştür.
Bu kadar kadının en temel insan hakkı olan yaşam hakkının elinden alınmış olmasına rağmen; Hükümet bu kayıpları sadece bir sayı olarak ifade etmekte, şiddetin önlenmesi için en ufak bir çaba göstermemektedir.
Ülkemizde buna ilişkin yasal düzenlemeler mevcuttur ancak mevzuati uygulayacak gerek yargı personelleri gerekse kolluk kuvvetlerinin alanlarında uzman olmaması sebebiyle birçok aksaklık yaşanmaktadır.
Takdiri indirim sebepleri veya haksız tahrik indirimi uygulanarak cezaların alt sınırdan verilmesi, çoğu kez tutuklama tedbirinin uygulanmaması, şüpheli kadn ölümlerinin etkin sonuşturma ile aydınlatılmaması, kolluk kuvvetlerinin tarafları uzlaştırma çabaları gibi sebepler yüzünden şiddete meyilli bireyler cesaret bulmaktadır. Ayrıca 2014 yılında usulüne uygun olarak yürürlüğe konmuş ve Anayasa madde 90 uyarınca kanun hükmü haline gelmiş İstanbul Sözleşmesi'nin uygulanmaması ve sürekli olarak sözleşmeden imza çekilmesinin gündeme getirilmesi de kadınları güçsüz gören zihniyetin güç kazanmasına sebep olmaktadır.
Yaşamakta olduğumuz pandemi sürecine de baktığımızda; bu durumdan hem ekonomik hem de sosyal olarak en çok kadınların etkilendiği görülmektedir.
Toplumsal cinsiyet eşitsizliğinin bir sonucu olarak kadınlar hem ev işleriyle uğraşmakta hem de dışarıda bir işte çalışıyorlarsa evden işlerine devam etmektedirler. Ayrıca şiddet faili erkekler ile aynı ortamı daha uzun süre paylaşmak zorunda kalan kadınlar birçok şiddet vakasına maruz kalmakta; failleri ihbar edecek ya da haklarını öğrenmek için araştırma yapabilecek ortamı bulamamaktadırlar. Bulaş riski yüzünden adli mercilere müracaat etmeye ve sığınma evlerine gitmeye çekinen kadınların resmi sayılara girmemesi ve şüpheli kadın ölümlerinin aydınlatılmaması sebebiyle ölüm sayılarının düşük kalmasını Bakanlık'ın göz ardı ederek sanki şiddet vakaları azalmış gibi göstermesi kabul edilemez.
Devletin yapması gereken; ülkenin neredeyse yarısını oluşturan kadınları şiddetten korumak, önleyici tedbirleri uygulamak, sığınma evlerinin şartlarını iyileştirmek, sayısını artırmak, kadımları ekonomik olarak güçlendirecek imkanlar sağlamak ve toplumsal cinsiyet eşitliği bilincini oluşturmaktır.
İstanbul Sözleşmesi uygulanmalı ve sözleşmenin gereği olan tüm politikalar hayata geçirilmelidir.
Unutulmamalıdır ki; kadın cinayetleri politiktir ve İstanbul Sözleşmesi yaşatır!