Maden işçileri maaşlarını alamadıkları gerekçesi ile eylemde

18 Aralık 2019 Çarşamba 19:43

Maden işçileri maaşlarını alamadıkları gerekçesi ile eylemde

Bartın’ın Amasra ilçesinde özel bir maden ocağında çalışan işçiler, 2 aydır maaş ve toplu sözleşmeden doğan farklarını alamadıkları gerekçesiyle eylem başlattı. Genel Maden İşçiler Sendikası Genel Merkez yönetimi de işçileri ziyaret ederek eyleme destek verdi.
Amasra'ya bağlı Tarlaağzı köyünde bulunan Hattat Holdinge bağlı Hema Enerji AŞ.’ye ait madenin işçileri, 2 aydır maaş ve toplu sözleşmeden doğan farklarını alamadıkları iddiasıyla eyleme başladı. Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) Genel Başkanı Hakan Yeşil, sendika yöneticileri ve Amasra Belediye Başkanı Recai Çakır da bölgeye gelerek eyleme destek verdi.
İşçilerin alacaklarının bir an önce ödenmesini isteyen Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanı Hakan Yeşil, “Bu iş yeri açıldığında bölge insanları, ciddi anlamda istihdam sağlayacağı için umutluydu. Burası sadece bölge insanı için değil, ciddi üretim hedefleriyle ülkemiz ekonomisi için de umuttu. Ancak süreç uzadıkça uzadı ve bir türlü üretim aşamasına geçilemedi. Her şeyden önce bu sürecin sorumlusu biz çalışanlar değiliz. Ama her zaman fatura bize kesilmek isteniyor. Sendikamız öncülüğünde zaman zaman eylemler yaparak işvereni uyardık. Öte yandan devlet ve siyaset nezdinde işverenin sorunlarının çözümü için yardımcı olmaya da çalışıyoruz. Hal böyleyken ve burada çalışan sayısı 100 civarına inmişken, hala işçi arkadaşların alın teri üzerine hesap yapılmasını kabul etmiyoruz. İşvereni, işçi arkadaşlarımızın haklı taleplerini yerine getirmeye davet ediyoruz. Bizim niyetimiz bağcıyı dövmek değil, üzüm yemektir. İşveren ile görüşmeleri sürdüreceğiz, çözüm için her yolu deneyeceğiz. Biz kayıtsız, şartsız sizin yanınızdayız ve birlikte mücadele vereceğiz. Türkiye ekonomik sorunlarla boğuşuyor. Türkiye’nin üretime ihtiyacı var. Biz burada bir an önce üretim yapılmasını ve ülke ekonomisine katkı verilmesini istiyoruz. İstihdam oluşturulsun istiyoruz. Yaşanan bu sorunların sebebi işçiler değildir. Alın terimizin karşılığını, 2 aydır çalıştığımız halde ödenmeyen maaşlarımızı ve toplu sözleşmeden doğan fark alacaklarımızı istiyoruz” dedi.

PKK, oyun aracılığıyla uyuşturucu bağımlısı yapabiliyor

18 Aralık 2019 Çarşamba 19:34

PKK, oyun aracılığıyla uyuşturucu bağımlısı yapabiliyor

Eskişehir Anadolu Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, FETÖ'nun çocuklara sosyal medyada oyunlar aracılığıyla musallat olduğunu ve bunlara dikkat edilmesi gerektiğini ve bunun yanında PKK'nın da, oyun aracılığıyla çocukları uyuşturucu bağımlısı yaptığını söyledi.
Safranbolu Kaymakamlığı ve Anadolu Üniversitesi Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin (SODİGEM) tarafından Safranbolu Şehit Murat Akdemir Proje Anadolu İmam Hatip Lisesi Konferans Salonu'nda "Farklı Yönleri ile Sosyal Ağlar ve Dijital Oyunlar" paneli düzenlendi.
Panelin açılışında konuşan Rektör Çomaklı, fiziksel dünyadan, sanal bir dünyaya geçiş yapılmak üzere olunduğunu, trenin istasyonda beklediğini, trene binilmediği takdirde 20-30 yıl daha dünyayı dizayn edenlerin peşinden gitmek ve onların dizaynının içerisinde yaşamak zorunda kalınacağını belirtti.
Telefonun enerjisi olduğu müddetçe hiçbir şeye "hayır" demediğini ve çok tehlikeli bir arkadaş olduğunu ifade eden Çomaklı, "Bunun dili, alışverişi, aşkı, muhabbeti, merhabası her şeyi farklı. Bununla arkadaşlık yaptığınız andan itibaren fiziksel dünyada çok fazla kimseye ihtiyaç duymuyorsunuz. Bu farklı bir dünyaya indiğinizi gösteriyor. 10 yıl sonra şu anda konuştuğunuz dil, geçerli olmayacak. O dünyanın dilini çok iyi öğrenmemiz gerekiyor. O dünyanın ticaret, para, sosyal medya, iletişim dilini çok iyi öğrenmemiz gerekir" dedi.
Kendisini dinleyen çocuklara seslenen Çomaklı, "Sizi yönlendirmelere izin vermeyecek, kimselerin mezesi olmayacak, kimsenin fantezisi olmayacak şekilde bu dünyaya bilinçli girmeniz gerekiyor. Algıya değil de olguya yönelecek, onları anlayacak kapasitede olmanız gerekiyor" diye konuştu.

"Biz yaş itibariyle geçiciyiz şu anda"
Gençlerin dijital dünyanın avantajlarını çok iyi bilmeleri gerektiğini vurgulayan Çomaklı, şunları kaydetti: "Şu anda ağlayan bir çocuğun önüne anne çaresiz bir şekilde telefonunu bırakıyor. Eskiden emzik veriyorlardı ağzına. Şimdi yanına telefonunu koyup hemen bir çizgi film açıyor ya da çocuğun istediği bir oyunu açıyor ve öyle susturuyor. Yani fiziksel dünyadan gittikçe uzaklaşılıyor. İşte bu dünyanın avantaj ve dezavantajlarını 3-4 yaşında yaşamaya başlıyoruz. Biz yaş itibariyle geçiciyiz şu anda. Bu dijital dünyanın göçmeniyiz. Fakat sizler yerlisi olarak bu dünyanın avantajlarını çok iyi bilmeniz gerekiyor. Burada hocalarımıza da velilerimize de çok iş düşüyor. Çünkü bu dünyanın yerini bilmeden bu dünya ile mücadele edemezsiniz. Telefonu kaldır, kapat, yasaklıyorum, bunlarla da mücadele edilmiyor. Böyle bir mücadelede yok. Yasaklamayla da bu mücadeleyi gerçekleştiremiyorsunuz. Bu sadece gençlerde değil, memurlarda da var. Mesai kavramını ortadan kaldıran, veya iş yaparken telefonu istemsizce, Amerika Psikoloji Derneği buna bir hastalık ismi koydu, tıbbi bir hastalık olarak bunu görüyor."

"PKK, oyun aracılığıyla uyuşturucu bağımlısı yapabiliyor"
Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) yapılanmasına ait olan ve 15 Temmuz hain darbe girişiminden sonra Milli Eğitim Bakanlığı bünyesine geçen konferansı verildiği "Şehit Murat Akdemir Proje Anadolu İmam Hatip Lisesi"nin çok anlamlı olduğunu olduğunu kaydeden Çomaklı, "Siz oyunlarınız üzerinden bu dünyaya dalış yaptığınız için doğrudan sizi daha çok etkiliyor. Sizi kimin kontrol ettiğini bilmiyorsunuz. Mesela 'Fethullahçı Terör Örgütü' denilen bir terör örgütü var değil mi? Şu anda bu okulu kendi örgütlenmeleri için üretmelerine rağmen yine millete dönüş yapan bir süreçteyiz. O manada da bu okul çok anlam içeriyor bizim için. Sosyal medyada oyunlar aracılığıyla musallat oluyorlar şu anda çocuklara. Bunlara dikkat etmeniz gerek. PKK, oyun aracılığıyla uyuşturucu bağımlısı yapabiliyor. 'Şunu şuradan al, şunu kullansan' Çok basit geliyor ama oyunda siz fark etmeden bunlar sizi dahil edebiliyor" değerlendirmesinde bulundu.
SODİGEM Müdür Yardımcısı Doç. Dr. Yusuf Levent Şahin "Sosyal Ağlar ve Dijital Oyunlar" konulu sunumunda, dijital oyunların iyi veya kötü şeyler yaptığı yönündeki araştırmaların sınırlı düzeyde olduğunu, ancak dijital oyunların her ne yapıyorsa 10 yıl sonra bundan daha fazlasını yapacağını kaydetti.
Oyunların bıraktığı etkinin her geçen gün arttığını anlatan Şahin, şu ifadelere yer verdi:
"Oyun oynamak güzel yararlı olabilir ama dikkat edilmesi lazım. Biz, 'Çocuklarımız nasıl oyun geliştirmeye başlar', 'neden oyun geliştirmiyoruz' bunları nede tartışmıyoruz? Bahsettiğimiz oyunları yazanlar daha 10 sene önce buralarda oturan arkadaşlar. Çocuklarımızın, genç arkadaşlarımızın bilinçlenmesi lazım, dijital oyun geliştirmek için öyle laboratuvarlara, karmaşık araçlara, gereçlere ihtiyaç yok artık. Çok basit süreçlerle dijital oyun geliştirme sürecine adım atılabilir, bu süreç birçok alamda yarar sağlar. Bir insanın dijital oyun süreçleriyle ilgilenmesi onu sadece yazılımcı yapmaz. Üst düzey düşünsel becerileri kazanmasını sağlamaktır."
Anadolu Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Adile Aşkım Kurt da "Tehlikeli Dijital Oyunlar" konulu sunum yaptı. Kurt, sunumda şu bilgilere yer verdi: "'Kimler oynuyor' dediğimizde genelde aile ilişkileri kopuk, okulla ilişkisi problemli ya da arkadaş ilişkisi olmayan, içine kapanık, çekingen bireylerin bu tür oyunları oynadığını görüyoruz. Neden oynadığına baktığımızda ise; onanma ihtiyacı, sosyalleşme ve rekabet ihtiyacı. İçinde var olduğu olumsuz duygulardan uzaklaşma isteği, yaşıtları ile iletişim kuramama yalnızlık ve düşük benlik saygısı öne çıkıyor. Öğretmenler ve ebeveynlerin çocukları oynarken, bu oyunları seçerken nelere dikkat etmemiz gerektiğine baktığımızda bir takım ölçütleri içeren doğru oyun seçimlerine yönelik çalışmalar var. Bunlardan bir tanesi Avrupa Oyun Bilgi Sistemi, diğeri eğlence yazılımları değerlendirme kurulumunun çalışmaları."
Panelde son olarak Doç. Dr. Baki Duy "Dijital Oyunlar, Sosyal Medya ve Çocuk/Ergen Psikolojisi" konusunda sunum yaptı.
Panelin ardından Karabük Valisi Fuat Gürel ve Safranbolu Kaymakamı Fatih Ürkmezer, Rektör Prof. Dr. Çomaklı, SODİGEM Müdürü Doç. Dr. Levent Eraslan ile panelistlere hediye takdim etti.

Mesut Özil, memleketinin takımına sahip çıktı

18 Aralık 2019 Çarşamba 19:28

Mesut Özil, memleketinin takımına sahip çıktı

Arsenal forması giyen yıldız oyuncu Mesut Özil, memleketi Devrek'te adına yapılan Mesut Özil tesislerinin tamamlanması için destek verdi.
Zonguldaklı olan ve Premier Lig ekiplerinden Arsenal forması giyen yıldız oyuncusu Mesut Özil, memleketinin takımı olan Bölgesel Amatör ekiplerinden Devrek Belediyespor için bir tesis yapılması için daha önce destek vermişti ve ancak tesise yeterli ödenek sağlanamadığı için tesis yarıda kalmıştı. Devrek Belediye Başkanı Çetin Bozkurt, yıldız oyuncu Mesut Özil'in avukatları ile görüşerek, Özil'den tesislerinin bitirilmesi için tekrar destek istedi. Özil, bu çağrıya duyarsız kalmayarak Devrek Belediyespor'a yeniden destek verdi. Yıl başında Devrek Belediyesi tarafından çalışmalara başlanacak olan Mesut Özil tesislerinin yıl sonuna kadar tamamlanması planlanıyor.

Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Pestilci Ortaokulu’nda

18 Aralık 2019 Çarşamba 17:09

Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Pestilci Ortaokulu’nda

Zonguldak’ın Ereğli ilçesi Pestilci Ortaokulu’nda oluşturulan ‘Fen, Teknoloji, Matematik ve Mühendislik Atölyesi’nin açılışı dolayısıyla tören düzenlendi. Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, “21’inci yüzyılda dünyanın gelişmiş ilk 10 ülkesi arasına gireceksek bugün bu atölyede çalışan çocuklarımızla gireceğiz. Her alanda sadece bilimde değil, sanatta da gireceğiz. Girecekse bu çocuk Ereğli’den girecek” dedi. Ereğli Pestilci Ortaokulu’nda okul aile birliği ve velilerin katkılarıyla oluşturulan ‘Fen, Teknoloji, Matematik ve Mühendislik Atölyesi’ için açılışı dolayısıyla tören düzenlendi. Açılışa Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu, İlçe Milli Eğitim Müdürü İsmail Aksoy, Türk Eğitim Sen Zonguldak İl Başkanı Şahin Ören, Türk Eğitim Sen Karadeniz Ereğli İlçe Başkanı Birol Keserci, şube müdürleri, okul müdürleri, öğretmenler, veliler ve öğrenciler katıldı. Açılış öncesinde öğrencilerin öğretmenleri eşliğinde sunduğu müzik dinletisi gerçekleştirildi. Okul Müdürü Tayfun Öztürk törenin açılış konuşmasında, Milli Eğitim Bakanlığı tarafından ‘Mutlu Çocuklar, Güçlü Türkiye’ sloganıyla hayata geçirilen ‘2023 Vizyonu’ çerçevesinde okulda gerekli planlamaları yaptıklarını ifade ederek şunları söyledi: “Bugün de Fen, Teknoloji, Matematik ve Mühendislik Atölyesi’nin açılışını gerçekleştiriyoruz. Büyük düşünüyor ve büyük hayaller kuruyoruz. Çocuklarımızın bilim, sanat, spor ve kültür becerilerini geliştirmek ve onlara fırsat eşitliğini sağlamak bizim görevimizdir. Eğitim yöneticisi olarak öğretmenlerimize ve öğrencilerimize 21’inci yüzyıl becerilerini geliştirmelerine ortam sağlamalıyız. Bugün sayın kaymakamımızın ve siz değerli misafirlerimizin teşrifleriyle açmak üzere olduğumuz atölyemizde öğrencilerimizin somut deneyler yaparak; bilim, teknoloji ve mühendislik alanlarında gelişmelerini beklemekteyiz. Atölyemizin bir numaralı finansman kaynağı velilerimizdir. Sayın veliler, birlikte güzel işler yapıyoruz. Açtığımız atölye devlet-millet işbirliğinin güzel bir örneğidir. Bu vesile ile aile birliği temsilcilerimize ve sizlere ortak bir amacı paylaşıp bu amaca ulaştığımız için teşekkür ediyorum.” ÇORUMLUOĞLU, “GELİŞMİŞ 10 ÜLKE ARASINA BU ÇOCUKLARLA GİRECEĞİZ” Ereğli Kaymakamı İsmail Çorumluoğlu da atölyenin açılışında katkısı bulunan herkese teşekkür ettiğini söyledi. Bilim ve teknoloji kadar sanat ve sporu da hayatın bir parçası haline getirmek gerektiğini ifade eden Çorumluoğlu şöyle konuştu: “Ereğli’ye geldiğimden beri geçen 15 aylık süre zarfında okullarımızın başarısı zaten takdire şayan bir durum. Burada okul yöneticilerimizin olduğu kadar değerli öğretmenlerimizin de buna katkı sağladığını düşünüyorum. Ama Ereğli’de mutlu ve memnun olduğum bir husus var ki; o da okul aile birliklerimizin velilerimizin bu işe katkı sağlaması. Çünkü burada ne yapılırsa yapılsın, sizin ve bizim çocuklarımız okuyor, geleceğin Türkiye’sinin çocukları okuyor. Onlar için ne yapsak azdır. Kdz. Ereğli gelişmelere de çabuk uyum sağlayan bir ilçe. Bunu basit bir örnekle açıklayacağım; geçen sene BİLSEM için yaklaşık 2 bin 300 civarında öğrenci başvurusu olmuş, bu sene 3 bin 838 kişi başvurmuş. Demek ki; velilerimizde BİLSEM açıldı ve çocuklarımız bu okula da gitmeli intibakı sağlanabilmiş. Benim meslekte 30’uncu yılım bu kadar çabuk uyum sağlayan bir ilçede ben çalışmadım. Bundan memnuniyet duyuyorum. Çünkü biz 21’inci yüzyılda dünyanın gelişmiş ilk 10 ülkesi arasına gireceksek bugün bu atölyede çalışan çocuklarımızla gireceğiz. Her alanda sadece bilimde değil, sanatta da gireceğiz. Girecekse bu çocuk Ereğli’den girecek. Bunun altyapısını sağlamak da burada okul müdürlerimizin, ilçe yöneticilerimizin ve ilçe kaymakamı olarak da benim görevim. Biz bu toplumun hizmetkârıyız. Hizmet edeceğiz ve bir süre sonra bu bayrak yarışını bu çocuklarımıza devredeceğiz.” ZENGİN MATERYALLAR Konuşmaların ardından atölyenin açılış kurdelesi kesildi ve protokol üyeleri ve davetlileri içeride bulunan materyaller hakkında bilgi aldı. Açılışta öğrenciler, kendilerinin PVC borulardan imal ettiği boru tipi bir orgla İzmir Marşı ve Barış Manço’nun “Arkadaşım Eşek” şarkısını çaldı. Kaymakam Çorumluoğlu, laboratuvarı gezerken deney setleri arasında bulunan ve bir halkayı değdirmeden telin içinden geçirme esasına dayalı bir deneye de katıldı.

AÜ'den sosyal medya için bilimsel araştırma

18 Aralık 2019 Çarşamba 16:56

AÜ'den sosyal medya için bilimsel araştırma

Anadolu Üniversitesi (AÜ) Rektörü Prof. Dr. Şafak Ertan Çomaklı, Sosyal Medya ve Dijital Güvenlik Eğitim, Uygulama ve Araştırma Merkezi'nin (SODİGEM) sosyal medya ve dijital güvenlik üzerine yapmış olduğu çalışmalar olduğunu bildirdi.
Safranbolu Kaymakamlığı ve Anadolu Üniversitesi tarafından "Farklı Yönleri ile Sosyal Ağlar ve Dijital Oyunlar" paneli kapsamında Karabük'ün Safranbolu ilçesine gelen Prof. Dr. Çomaklı, gazetecilere yaptığı açıklamada, Anadolu Üniversitesinin 61 yıllık geçmişi olduğunu söyledi.
AÜ'nün açık öğretim sistemi üzerinden 81 ilde onlarca bürosu ve 20'den fazla ülke irtibat noktası olduğunu belirten Çomaklı, "Anadolu Üniversitesi Anadolu'nundur" ilkesiyle ürettikleri ilmi çalışmaları yaymaya çıktıklarını belirtti.
SODİGEM'in Mayıs 2019'da Resmi Gazete'de yürürlüğe giren yönetmelikle kurulduğunu ifade eden Çomaklı, "SODİGEM'in yaptığı çalışmalar, halkı yakından ilgilendirdiği için o çalışmaları özellikle insanlara anlatmak ve faydalı olmayı amaçlıyoruz. Ne yapıyoruz? Birçok alanda ilmi çalışmalarımız var. Burada bulunma sebebimiz olan SODİGEM'in sosyal medya ve dijital güvenlik üzerine yapmış olduğu günümüzdeki çalışmalar var. Bunlar özellikle ebeveynler, anne ve babalar, çocukların iletişimde ve etkileşim içinde olduğu dünyayı anlatıyor. Bu dünyada avantajlar, dezavantajlar nelerdir, anne-baba çocuğuyla iletişimi nasıl sağlar? Çocuk ağladığında eline telefonu tableti verip susturarak mı bu iletişimi sağlar yoksa bu tableti bilgisayarı çocuğun eline vermeden mi netice alır. Bütün bunların hepsini bilimsel bir şekilde bir çalışma haline getirdik. "Çalışmalar devam ediyor 2 tane bilimsel araştırma projesi var ve 15'ten fazla da doktora seviyesinde araştırmacımız var" diye konuştu.
Danışma ve yayın kurulu olduğunu aktaran Çomaklı, şunları kaydetti: "Yaptığımız çalışmalarla özellikle dijital dünyanın tehlikelerini, dijital dünyadaki oyunlar ve sosyal medya uygulamaların avantajları ile dezavantajlarını anlatmaya çalışıyoruz. Elimizde kitapçıklarımız oluştu, yayınlarımız meydana geldi. Olumlu sonuçlar almaya başladık. Burada asıl amacımız, gençlerin bu dünyadan en az zararla ayrılması ve bu dünyanın dilini öğrenerek bu dünyada yer almalarını sağlamak."
Emniyet Genel Müdürlüğü ve Anadolu Üniversitesi arasında "Suç Araştırma Merkezi" kurulmasına ilişkin iş birliği protokolü hakkında da bilgi veren Çomaklı, "Anadolu Üniversitesi olarak Emniyet Genel Müdürlüğümüzün bünyesinde bulunan daire başkanlıklarıyla da çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu bağlamda Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı ile bir eğitim anlaşması imzaladık. Anadolu Üniversitesi eğitim ve bilimsel yönüyle desteklerini sürdürecek. Buradaki temel amaç da birimlerin kendi işini yaparken eğitim kısmını da bizim üstlenmiş olmamız. Onların yükünü biraz daha hafifletelim ki, bizde üniversite olarak hem görevimizi yapalım hem de onlar da daha rahata çalışsınlar" değerlendirmesinde bulundu.