10 OCAK ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ KUTLU OLSUN...

Demokratik bir ülkenin vazgeçilmez unsurlarından biri olan Basının; tarafsız, özgür, ilkeli ve basın ahlak kurallarına uyan bir medyanın toplumsal kalkınmanın, gelişmenin sağlanmasında önemli yeri vardır. Bir ülkede Basın ne kadar güçlü ve özgür olursa o ülkenin Demokrasisi de o kadar güçlü olur.
Basınımızın gösterdiği gelişmede, şüphesiz en büyük pay, görevini fedakarca yapan basın çalışanlarına aittir. İçinde bulundukları şart yada koşullar ne olursa olsun görevleri peşinde koşan gazetecilerimizin düzenli bir mesai kavramı olmadan, halkı bilgilendirmek için verdiği mücadele her türlü takdirin üzerindedir.
Bu vesileyle; gece gündüz demeden, halkın haber alma hakkı için fedakârca çalışan basın mensuplarımızın 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyor, meslek hayatlarında mutlu ve başarılı bir yıl geçirmelerini diliyorum. Ebediyete intikal eden basın mensuplarını da rahmetle anıyorum.

Nuri Tekin 

BAŞKAN POSBIYIK, ÇALIŞAN GAZETECİLER GÜNÜ’NÜ KUTLADI

Başkan Posbıyık, mesajında şu görüşlere yer verdi:

“Değerli basın mensupları

Basın çalışanlarının hak ve özgürlüklerinin simgesi olan Çalışan Gazeteciler Günü’nde hepinizi sevgi ve dostlukla selamlıyorum.

Türkiye’ye özgü olan ve tam 60 yıldır kutlanan bu gün, basın emekçilerinin ayakta kalma, demokrasiye ve haber alma özgürlüğüne sahip çıkma mücadelesinin günüdür.

Basının ve onun temel direği olan gazetecilerin haber alma özgürlükleri, demokratik bir sistemin sağlıklı işleyebilmesinin ön koşuludur. Demokrasi ancak, herkesin bilgiye ulaşabildiği, düşüncesini özgürce açıklayabildiği bir ortamda olgunlaşabilir. Basın çalışanlarının sorunlarının çözülmesi, haklarının iyileştirilmesi, hak ettikleri yaşam şartlarına ve çalışma koşullarına sahip olmaları basınla birlikte demokrasiyi de güçlü kılar.

Basın emekçilerinin her geçen gün artan sıkıntılarla yüz yüze kaldığını biliyoruz. Ülkemizde tutuklu, işini kaybeden gazeteci sayısı her geçen gün daha da büyüyor. Artık bir nesil gazeteci sistem dışında… Bu nedenle bugün aynı zamanda işsiz gazeteciler günü.

Ülkemizin basın ve ifade özgürlüğü konusundaki karnesi, demokrasimizin bugünkü durumunu gözler önüne seriyor. Basının doğru, tarafsız habercilik anlayışı ile özel hayata saygı, toplumun ve bireylerin hakkını gözetme gibi ilkeleri hayata geçirme konusunda sorumluluğu bulunuyor. Ereğli basınının bu anlayış ve sorumluluk bilinciyle hareket edeceğine inanıyorum.

Özellikle yerel basın kuruluşlarının hangi zor koşullarda çalıştıklarının bilincindeyim.  Dilerim, Ereğli'de yerel basın giderek güçlensin, büyüsün, kendi ayakları üzerinde durabilsin, basın ilkeleri çerçevesinde tarafsız gazetecilik yapabilmesinin ortamı güçlensin.

Karadeniz Ereğli için bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da elbirliğiyle çalışacağız. Bizlerin belediye olarak ortaya koyduğu çalışmalar, projeler sizler eliyle kamuoyuna yansıyor. Değerli görüşlerinizi, eleştirilerinizi dikkate alıyoruz. Karadeniz Ereğli olarak elde ettiğimiz her başarıda basınımızın da önemli katkıları vardır.

Değerli basın mensuplarının Çalışan Gazeteciler Günü'nü kutluyorum. Bu süreçte şehrimizde iz bırakmış hayatını kaybeden basın emekçilerini rahmetle anıyorum. Tüm basın çalışanlarını sevgi ve dostlukla selamlıyorum. Ülkemizde basın özgürlüğünün geliştiği, basın mensuplarının daha iyi çalışma koşullarına ve haklara sahip olduğu nice 10 Ocak'lar diliyorum.

2020 çok zor bir yıl oldu. Ama umudumuzu kaybetmiyoruz. Birbirimize kenetleneceğiz. Bu sıkıntılı günlerin üstesinden hep birlikte geleceğiz. Umutla yeni yıla hazırlanıyoruz. 2021 hepinize sağlık getirsin.”

Alev Aldı

Zonguldak'ın Ereğli ilçesinde yemek firmasında çalışan bir kurye akaryakıt istasyonundan benzin aldığı sırada motoru alevler içinde kaldı. Meydana gelen olayda şans eseri yaralanan olmazken motosiklet kullanılamaz hale geldi.

Olay saat 22.00 sıralarında ilçeye bağlı Müftü Mahallesinde bulunan akaryakıt istasyonunda meydana geldi. İddiaya göre bir yemek firmasında kurye olarak çalışan Yasin Ç.(23)'nin kullandığı 34 U 8025 plakalı motosiklet akaryakıt istasyonundan benzin aldığı sırada alevler içinde kaldı. Yaşadığı olay karşısında panikleyen Yasin Ç. uzun çabalar sonucu motorunu akaryakıt istasyonunun dışına çıkarttı. Akaryakıt istasyonu çalışanlarının da yardımıyla yangın kısa sürede söndürüldü. Meydana gelen olayda şans eseri yaralanan olmazken motosiklet kullanılamaz hale geldi.

OLAY ANI KAMERALARA YANSIDI

Motosikletin alevler içinde kalma anı ve Yasin Ç.’nin panikleyerek akaryakıt istasyonundan motosikleti çıkartma anı saniye saniye kameralara yansıdı.

KDZ. EREĞLİ’NİN 100. YIL KİTABI DAĞITIMDA

1. kitabının dağıtımda olduğunu ve Türkiye’nin her tarafından yoğun talep görmesi üzerine 2’nci baskısının yapılacağını açıkladı.

“Ereğli’nin 100.  yılıyla ilgili bir sempozyum yapmaya karar verdik. Buna  Ereğli’deki yazarlar, tarihçiler, Kemal Anadol, bizim bürokratlarımız hepsi de büyük bir emek sarf ettiler. Pandemi nedeniyle maalesef bunu açık alanlarda yapamadık ve dijital ortamda yaptık, inanılmaz bir başarı sağladık.

Ben başta Kültür Müdürlüğümüz olmak üzere Muhammet Ali Ateş ve bütün Kültür Müdürlüğü personeline, özellikle bu konuda organizasyonlar yapan Sayın Nart Bozkurt’a, Nergis Bozkurt’a ve Ereğli’deki yazarlarımıza şükranlarımı sunuyorum. Bu Ereğli tarihine bırakılan bir nottur. En büyük eksikliklerimizden birisi Ereğli tarihini güncelleyecek yazılar olmamasıydı. Ama bu gerçekten okunması gereken bir kitap. Bizden sonra gelen nesillerin, çocuklarımızın Ereğli tarihini net bir şekilde öğrenmesi için okumaları gereken bir kitap. Türkiye’nin her tarafından talepler geliyor, yeniden baskıya giriyoruz. İçinde Harward Üniversitesi’nden bir profesörün yazısı var. İngilizce baskı da yapıyoruz. Bütün kütüphanelere kitabı gönderdik. Ereğli tarihi anlaşılsın diye. Meclis üyelerine dağıttık. Yakında da 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü’nde tüm basın mensubu arkadaşlarımıza tek tek dağıtılacak.

-ASLINDA OLAY ŞÖYLE OLDU KİTABINI OKUMALISINIZ-

Ereğli’de İmam Mehmet Ali, Meşhur Halk Sineması’nın sahibi… Onun torunu Haluk Hançer Erdemir’deydi, emekli oldu. İstanbul’a yerleşti, yazar... O yıllarda zaten yazarlığa başlamıştı. Ereğli hakkında üç kitap yazdı. Hep Ereğli’yi anlatıyor. Bu kitaplardan birisi de “Aslında Olay Şöyle Oldu” başlıklı bir kitap. Çok enteresan bir kitap, mizah, kurgu, bir benzetme… Michael Jackson’un Ereğli hikayesini anlatıyor. Konusu bu. Bu olayın nasıl olduğunu mizahi bir şekilde anlatmış. Ajanslarla Londra’ya gidişimiz, konuşmamız anlatılmış. Okumanızı tavsiye ederim. Kitaptan temin etmek isteyenler Özel Kalem Müdürlüğü’müze başvurabilir.”

POSBIYIK: ALEMDAR 100. YILINDA İSTİKLAL MADALYASI ONURUNU BEKLİYOR

Başkan Posbıyık, Ocak ayı meclis toplantısında konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı:

“Tunalı Hilmi’nin büstünün açılışında da konuyu gündeme getirmiş ve milletvekillerimize orada da çağrıda bulunmuştum. Ereğli’nin 100. yılı kutlandı ama bir de Alemdar’ın 100. yıl dönümü var. Bu da bizim için çok önemli. Onun için hazırlıklar yapıyoruz. 100. yılında Alemdar’ın İstiklal Madalyası ile ödüllendirilmesini istiyoruz. Verilmesi için sürekli çağrılarda bulunduk. En son çağrımız üzerine Zonguldak Milletvekillerimiz Polat Türkmen, Ahmet Çolakoğlu, Hamdi Uçar, Ünal Demirtaş ve Deniz Yavuzyılmaz bir araya gelip bir teklif hazırladılar ve Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sundular. Buradan Zonguldak Milletvekillerimize Ereğli halkı adına şükranlarımızı sunuyoruz. Biz onlardan bunu bekliyoruz. Ereğli’nin meselelerine eğildikleri müddetçe, Zonguldak meselelerine eğildikleri müddetçe onları başımıza taç ederiz.

Zaman zaman kırgın laflar etmemizin tek nedeni Ereğli’nin meselelerine eğilmiyorlar diye… Ben milletvekillerimizden bekliyorum. İnşallah İstiklal Madalyası konusu Alemdar’ın 100. yıl kutlamalarından önce Meclis gündemine alınır. Bunu dört gözle bekliyoruz. Ereğli halkı ile birlikte, Meclis üyelerimizle birlikte onları burada ağırlamaktan büyük onur ve mutluluk duyacağımı belirtmek istiyorum.

-ALEMDAR GEMİSİ’NİN YAPILMASINDA BİLGİ KİRLİLİĞİ OLUŞTURULUYOR-

Alemdar başlı başına bir olaydır. Başkan olarak Alemdar Gemisi yapılsın ilk başvuruyu ben yapmıştım. Burada emeği olanlar ilk başta Donanma Komutanlığı’dır. Ardından şekli çizildi. Erdemir’e başvurduk. O yıllarda burada bu konuda çalışan çok insan vardı. Madalyanın verilmesi için uğraşan Durmaz Demiroğlu, Eyüp Bektaş ve bir çok kişinin emeği unutulmaz. Sacı Erdemir verdi, üç tersaneci bunları parça parça yaptı. Denizden belediyenin ayırdığı yere taşındı, şu anki yerine kondu. İçindeki malzemeleri Askeriye bize verdi. Esas burada emeği geçenler belediyedir, Askeriyedir, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı’dır, tersanelerdir, Erdemir’dir.

Bazı haberlerde okuyorum bilgi kirliliği yapılıyor. Yok Türker Ertürk yaptırdı falan diye… Sonuçta Donanma Komutanlığı talimat verir, uyulur. Bu iş için koşturan insanlarımız vardır. Bunlar unutulmaması lazım.”